Ey Azizan!

        Bu sanal alemde ilk buluşmamız.Ru-be-rü(yüz yüze)
görüşmek  kadar zevkli olmasa bile buna da şükür.Bu dünyada cismen yan yana olup da ruhen ayrı gezegenlerde ikamet edenler var.

        Sonsuz bir okyanusa kıyasla bir damlacık olan şu dünya hayatında zerrenin zerresi miktarı yer turan bir eğitim öğretim döneminin sonuna geldin,kazasız belasız çok şükür.

         Bu dönem en çok yağtığın işlerin başında tost yiyip test çözmek geliyor sanırım.Gerçi velinin haberi olmasın da pek test çözmediğini biliyorum.Fakat kantinde bol bol tost yediğinden hiç kuşkum yok.

          Mahşer yerindekiler gibi,yaptıklarının veya yapamadıklarının hesabı olan karneni,sağından veya solundan değil de sınıf öğretmeninin elinden alacaksın.
Belki iki gram eksik not için Amu-derya gibi göz yaşı akıtacaksın.Yada ,bütün notları beş beş beş olsa bile belediye otobüsünde bir öğrenci bileti değerinde
olmayan karneni alıp,herkes görsün hesabı,kasıla kasıla koridorda volta atacaksın.

             Ey,Azizan ! Acizane tavsiyem o ki;bir şeye ederi kadar değer ver.Değersize fazla değer verme.Değerliyi de değersiz görme.Dengeyi muhafaza et.
 
            Demek isterim ki; karnende zayıf olsa bile,üzül,ama fazla üzülme.Edebiyat öğretmenini düşün.Hani şu gözlüklü ve çok konuşanı.Onun da lise yıllarında matematikle arası iyi değildi.Hatta hiç iyi değildi.Laf aramızda matematikten bütünlemeye kalmıştı da,matematik hocasının himmetiyle güç bela geçmişti.Ama bu hal,onun yıllar sonra edebiyat hocası olmasına engel teşkil etmedi.

            Hayat karne notundan ibaret değil.Asıl olan karakter notun.Karne notlarını beş yapmakla beraber ,karakter notunu da yükseltmeye bak.Artık prensip sahibi olmanın vakti geldi geçiyor.Bilirsin,ağaç yaş iken eğilir.

           Şimdi önünde 15 gün gibi bir süre var.Sana göre kısa bir süre mi yoksa uzun mu? Bilemiyorum.Çünkü zaman izafidir.

            Bu on beş günü iyi değerlendirmeye bak.Televizyonun kucağına yatarak onun söylediği ninnilerle uyuyup da ,iki hafta sonra uyanıp karşıma gelme zinhar.Televizyon seni kullanmasın sen onu kullan.Haberleri izle.Gündemi takib et.
 
            İki hafta içinde güzel bir kitap bitir.Roman olabilir.Anı kitabı da olabilir.Veya Hikaye.Mustafa Kutlu'nun hikaye kitaplarından birini okuyabilirsin.

            Ev işlerinde annene yardım et.Güzel yemekler yapmayı da öğren.Mutlu bir evlilik için senin biraz hamur işlerinde kabiliyetli olman lazım.Evlendikten sonra sofraya teşekkürlerini,takdirlerini mi koyacaksın?

            Beyaz perdeye bigane kalma.Yeni çıkan filmleri araştır.Faydalı olanları mutlaka izle.Benim sana tavsiyem ''Beyaz Melek'' izlemende fayda var.Ailenle beraber
izleyebileceğin nadir filimlerden birisi.Dünya hayatının özü o filmde gizli.Kitap'da belirtilen;''Biz onların yaradılışlarını tersine çeviririz.Akıl etmezler mi?(Yasin)Ayetinin,beyaz perdeye yansıması.İhtiyarlıkta tekrar bebekliğe bir dönüş var.Acizlik bakımından.Bebek de düz ,yaşlı da.

            Ey,Azizan!Hasıl-ı kelam, Kutlu Elçi'nin :''İki şey vardır ki; onlar hakkında insanların çoğu aldanış içindedir.Bunlar sıhhat ve boş vakittir.''buyurduğu gibi ;sağlığının ve bu iki haftalık boş vaktinin kıymetini bil.Gagillerden olma zinhar . Because,boş boş geçirdiğin her anın hesabı var.
           Kendine mukayyet ol.Muhabbetle...